3 Aralık 2010 Cuma

Bebek sahibi olmak umudu suya düşmesin:Fertilite ve omega 3

Omega 3 fertiliteyi arttırır mı?
İnfertilite (dölleme veya döllenme gücünün olmaması) çok çeşitli nedenlere bağlı olabilir: fizyolojik, biyolojik ya da psikolojik etmenler rol oynuyor olabilir.
Tüplerin veya sperm kanallarının tıkalı olması gibi fiziksel nedenler üzerine omega 3lerin etkisi yoktur.
Ancak omega 3 hücrenin fonksiyonlarını yerine getirmesinde önemli bir yapı taşı olduğundan doğal ovülasyon, sperm kalitesi gibi bakımlardan destekleyicidir. Ayrıca kadınların gebe kalma ihtimalinin en yüksek olduğu dönemi uzattığı da düşünülmektedir.
Kanın akışkanlığını olumlu yönde etkiliyor olması da önemli bir yarardır: bebek doğana kadar yatağı olan rahime yeterli kan akışı sağlanır.

Gebe kaldıktan sonra düşüğü ve bazı doğum anomalilerini önlemek hususunda etkileri üzerine de yayınlar vardır.
Anne karnındaki gelişim sürecinde göz ve sinir sistemi gelişimine yüksek etkileri bilinmekte olup gebeliğin 3. trimesterinde vücut, alınan DHA'nın çoğunu bebeğin beyin gelişimi için transfer eder.

Burada en önemli husus kullanılacak omega 3 preparatında balığın karaciğerinin kullanılmamış olması, preparata 'antioksidan' olarak A ve E vitaminlerinin eklenmemiş olmasına dikkat etmektir.

5 Kasım 2010 Cuma

Diş eti iltihaplarında (Periodontit) omega 3

Amerika’da, 1999 – 2004 arasında Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Araştırması’na (NHANES) katılan ve diş kontrolleri yapılan 9,182 yetişkinin omega 3 (DHA, EPA ve LNA) tüketimleri incelenmiştir.
Periodontit, diş etinin dişten ayrılmasına, bakteri kümelenmesine dolayısıyla kemik ve diş kaybına yol açan iltihabi bir hastalıktır.
Yapılan bu çalışmada DHA ve EPA’nın periodontit görülme oranını düşürdüğü belirtilmektedir: araştırmaya katılanlarda periodontit prevalansı %8.2 olup, yüksek miktarda DHA alanlarda periodontit prevalansı %20 azalırken, EPA’da bu oran biraz daha düşük olmuş, LNA’nın ise belirgin bir etkisi olmamıştır.


NUTRITION HORIZON

n-3 Fatty Acids and Periodontitis in US Adults

24 Ağustos 2010 Salı

Omega 3 metabolik sendroma bağlı sonuçları düzeltebilir mi?

The Journal of Nutrition'da yayınlayan bir çalışmanın sonuçlarına göre Omega 3, metabolik sendromu olan kişilerde kan lipid düzeyini düşürerek, ileriye yönelik ciddi sağlık sorunları gelişmesi riskini azaltabilir.
Bu çalışma sonuçları, insülin direnci ve diyabet riski için majör risk faktörlerinden olan metabolik sendromun etkilerinin, düşük yağ ve kompleks karbonhidratlardan oluşan beslenme rejimine omega 3 desteği eklenerek azaltılabileceğini göstermiştir.

İspanya’daki Cordoba Universitesinden Jose Lopez Miranda’nın öncülük ettiği araştırmacılar “bu suplemanlar insülin direnciyle bağlantılı metabolik değişimleri, postprandial (tokluk; yemek sonrası) plazma trigliserid konsantrasyonu da dahil olmak üzere, düzeltebilir” diye belirtiyorlar.

The Journal of Nutrition

18 Ağustos 2010 Çarşamba

Omega 3’ün işlevleri cinsiyete bağlı olabilir mi?

Omega 3 konusunda yapılan araştırmalar giderek artmakta ve detaylandırılmakta...
Çok yeni bir çalışmanın sonuçları, platelet agregasyonu (trombositlerin birbirine yapışıp kümeleşmesi)üzerine omega 3 yağ asitleri EPA ve DHA’nın, kadın ve erkeklerde cinsiyete spesifik bir etkiye sahip olabileceklerini ileri sürmektedir.
Avustralya, Newcastle Üniversitesinde yapılan bu çalışmaya göre, cinsiyet hormonlarının etkisi dolayısıyla, platelet agregasyonunun önlenmesinde erkekler EPA’dan, kadınlarsa DHA’dan daha fazla yararlanıyor olabilir.

İlaç olmamakla beraber, anti-platelet etkileri dolayısıyla omega 3’lerin destek olarak kullanımları giderek artmaktadır.

Nutrition, Metabolism and Cardiovascular Diseases

13 Ağustos 2010 Cuma

Kimin omega 3’e ihtiyacı var?

Hücre ve dokuların temel yapı taşlarından olduğu ama insan vücudunda yapılamadığından, 7’den 77’ye HERKESİN omega 3’e ihtiyacı var.

Gebeler, doğum öncesi ve sonrası bebekler için:
Bilişsel (idrak; kognitif) fonksiyonların gelişiminde yararlıdır.
Astım riskini azaltır; gebeliği sırasında omega 3 almış annelerin çocuklarında astım gelişmesi olasılığı çok düşüktür.
Büyüme: omega 3 desteğinin çocukların beden ve zekâ gelişimi üzerine olumlu etkileri vardır.
Erken doğum riskini azaltır.

Çocuk ve ergenler için:
Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite (ADHD): Bu grup çocuklarda, omega 3 eksikliğinin bir etmen olabileceğinden hareketle, omega 3 takviyesi verildiğinde olumlu sonuçlarının görüldüğü çalışmalar vardır.
Depresyon
Diyabet: Omega 3 alan çocuklarda diyabet riskinin daha düşük olduğu görülmüştür. Ancak çalışma sayısı azdır.
Astım: Omega 3 alan astımlı çocuklarda semptomların azaldığı görülmüştür. Ancak çalışma sayısı azdır.

Gençler için:
Kalb-damar sağlığı üzerinde etkisi kanıtlanmıştır; ileriye yönelik risklerden korur.
Kanser üzerinde etkisi henüz yeterince araştırılmamış olmakla beraber, bazı kanserlere yakalanma riskini düşürdüğüne yönelik bulgular vardır.
Depresyon ve başka psikiyatrik sorunlar konusunda, omega 3’ün beyin kimyası üzerine olumlu etkileri dolayısıyla yararlı olabileceğine dair bulgular vardır.

Yetişkinler ve yaşlılar için:
Kalb-damar sağlığı üzerinde kanıtlanmış etkisi sadece hastalık gelişmesi riskini azaltmakla kalmaz; kalb hastalığı olan kişilerde de komplikasyonları ve ölüm riskini azalttığı bilinmektedir.
Trigliseridleri, özellikle de yüksek dozlarda, %20 - %50ye varan oranlarda düşürdüğü gayet iyi bilinmektedir.
Kan basıncı üzerine olumlu etkileri olduğunu gösteren çalışmalar vardır.
Romatoid artrit konusunda, çalışmaların sonucu henüz kesin olmamakla beraber, özellikle de yüksek dozlarda, semptomları azalttığı gözlenmiştir.
Osteoporoz : Yeterince yağlı balık yiyenlerin kalça kemiği yoğunluğu, yemeyenlerden daha yüksek bulunmuştur.
Hafıza, Demans, ve Alzheimer hastalığı ile ilgili olarak bir çok araştırmada yüksek miktarlarda yağlı balık yiyenlerin demans (bunama) riskinin düşük ve hafızalarının iyi durumda olduğu görülmüştür.

12 Ağustos 2010 Perşembe

Omega 3 yaşa bağlı işitme kaybını önleyebilir mi?

Tıp dilinde presbiyakuzi olarak adlandırılan ve yaşa bağlı olarak ortaya çıkan işitme fonksiyon değişikliği üzerine omega 3'ün etkisi Avustralya’da Sydney Üniversitesi, Wollongong Üniversitesi ve Macquarie Üniversitesi’nden araştırmacılar tarafından incelenmiş ve 2956 katılımcıdan elde edilen sonuçlar değerlendirilmiştir.

Mayıs 2010’da yayına kabul edilen bu klinik araştırmanın sonucuna göre, omega 3 alımı azaldığında işitme kaybının daha yüksek olduğu yönünde bir bağlantı görülmüştür.

Bu noktadan hareket eden araştırmacılar, omega 3 alımının, diğer olumlu etkilerinin yanısıra, yaşa bağlı işitme kaybını da engelleyebileceği, en azından erteleyeceği sonucuna varmışlardır.


Am J Clin Nutr (June 9, 2010)

26 Nisan 2010 Pazartesi

Omega 3 kolon kanseri riskini azaltabilir

Omega 3’ün enflamasyonu azaltabileceği ve kanserle karşı koruyucu özellikleri olabileceğine dair hayvan deneyleri ve az sayıda insanlar üzerinde araştırmalar olduğunu belirten Dr. Sangmi Kim ve arkadaşları (National Institute of Environmental Health Sciences, Research Triangle Park, North Carolina), konuyu daha detaylı araştırmak için 1,503’ü beyaz (716 kolon kanserli, 787 sağlıklı kontrol grubu) ve 369'u Afrikalı Amerikalı (213 kolon kanseri, 156 sağlıklı kontrol grubu)ile omega 3 alımı ve kolon kanseri riski üzerine bir araştırma yaptı.
Beyaz deneklerde omega 3 kullanımının en yüksek olduğu çeyrekte yer alanların kolon kanseri riski, kullanımın en düşük olduğu çeyrekte yer alanların yarısı kadar bulundu.
Ayrıca, her ne kadar tek başına riski etkilemiyorsa da, omega 3’e kıyasla daha fazla omega 6 tüketenlerin kolon kanserine yakalanma riskinin daha yüksek olduğu görüldü.
REUTERS
(Kaynak: American Journal of Epidemiology, online April 14, 2010.)

19 Nisan 2010 Pazartesi

Omega 3 yağ asitleri klopidogrel direncini düşürür mü?

Klopidogrel (clopidogrel) trombositlerin birleşerek pıhtı oluşturmalarını engelleyen (antiplatelet) ilaçlardandır. Bazı hastaların klopidogrele direnci olduğundan, bu hastalar özellikle anjiyoplasti (CPI) sonrasında kullanımına ihtiyaç duyulduğunda bu tedaviden yarar sağlayamazlar.
Omega 3'ün antiplatelet ve antitrombotik etkileri iyi bilinmektedir; güvenirlikleri de yüksek olduğundan iki antiplatelet etkiyi birlikte değerlendirerek sonuçların araştırılması fikri doğmuştur.
Medscape (re:HeartWire) 'de yayınlanan bu çalışmanın sonuçları, omega 3'ün klopidogrel ile alınacak sonuçları iyileştireceği beklentisini desteklediğinden, araştırmacı Dr. Grzegorz Gajos ve arkadaşları: "şimdi omega 3'ün klopidogrel direncini ortadan kaldırıp, klinik sonuçları iyileştirdiğine dair uzun dönemli çalışmalara ihtiyaç vardır" demişlerdir.

15 Nisan 2010 Perşembe

Perinatal depresyonda omega 3

Hamilelik sırasında ve/veya doğum sonrasında görülen depresyona "perinatal" depresyon deniliyor ve bu karmaşık rahatsızlığın ortaya çıkmasında omega 3 eksikliğinin de rolü olabileceği tezi üzerinde duruluyor.

PHARMACOTHERAPY adlı dergide yayınlanan bir yazıda annelerin, yan etki veya bebek üzerine olumsuz etkisi olabileceğinden ilaç tedavisi alamayabildiklerinden bahsedilerek, ilaç yerine omega 3 desteği kullanılarak yapılmış çalışmaların sonuçları ele alınıyor.

Dördü randomize ve plasebo kontrollü, üçü de "açık" olarak tanımlanan yedi çalışmanın ortak sonucu, gerek güvenirlik gerekse etkinlik itibarıyla omega 3'ün perinatal depresyon semptomlarının giderilmesinde yararı olduğu şeklindedir.

10 Şubat 2010 Çarşamba

Psikoz riski yüksek olanlarda omega 3

"Archives of General Psychiatry" dergisinin Şubat 2010 sayısında yayınlanan bir araştırma, omega 3 kullanımının şizofreni de dahil olmak üzere birçok psikiyatrik rahatsızlıkta yararlı olabileceğini belirtiyor.
Yapılan bu çalışmada omega 3'ün, eşik altı psikozu olan 13-25 yaş arası olgularda ilk psikotik epizod gelişme oranını düşürüp düşürmeyeceğine bakılmış, ilaveten semptomatik ve fonksiyonel değişimler de değerlendirilmiş.

Sonuç olarak omega 3 kullanımının, eşik altı psikozu olan genç insanlarda psikotik epizod gelişme riskini azalttığı ve önlemek amacıyla kullanılabilecek etkin, güvenli bir çare olabileceği belirtilmekte.

Arch Gen Psychiatry