19 Haziran 2009 Cuma

Hangi omega?

Daha önce yağlı ve soğuk yerlerde yaşayan balıklar ile bunlardan elde edilen omega3'ün, bitkisel kaynaklı olanlara üstünlüğünü belirtmiştik.
Sorulan bir diğer soru da omega3-omega6 arasındaki fark ve hangisinin alınması gerektiği yönünde...onu da burada yanıtlıyoruz:
Omega3 ve 6 vücudun üretemediği, dolayısıyla dışarıdan alınması gereken uzun zincirli,çoklu doymamış yağ asitleridir. Omega 9 ise vücutta doymamış yağ asitlerinden yapılabilir.

Evrim sürecinde insanın gelişimi dengeli (1'e yakın) omega6/omega3 oranı üzerine kurulmuştur. Ancak uzun yıllardır bu denge omega3 aleyhine değişmiş bulunmaktadır-omega6 birçok bitkisel - hayvansal kaynaktan alınırken, omega3 alınabilecek kaynaklar sınırlıdır ve bunların tüketimi de günümüz 'batı' tarzı beslenme alışkanlıklarında çok düşüktür.

Bu beslenme şekli sonucunda omega6 /omega3 oranı ortalamada 15/1 - 16.7/1 gibi olmuş, 30/1 gibi oranlara kadar çıktığı belirlenmiştir.

Bu oranlar ne anlama geliyor derseniz, kısaca HASTALIK demektir:omega6'nın vücudumuzda yapımında rol aldığı maddeler (prostaglandin), romatizma gibi iltihabi (enflamasyon) hastalıklarda da etkendir.
Omega3 ise biliyorsunuz hücre duvarının temel yapı taşı...hücrelerin ve dokuların onarımı, yenilenmesi ve sağlıklı fonksiyonu için elzem.

Meselâ, bu oranın yüksek olduğu hallere kıyasla 4/1 olması durumunda kalb-damar hastalıklarından ölüm oranları %70 düşmüş, kolorektal kanserli hastalarda oran 2.5/1 olduğunda rektal hücre gelişimi azalmış; 5/1 olduğunda astımı olan hastaların, oranın 10/1 olduğu durumdan daha iyi oldukları gözlemlenmiş.

Katıldığım bir toplantıda zayıflama konusunda uzman hekimler de, kendilerine başvuran kişilerde bu oran 4-5/1 civarına gelmeden istenen başarıya ulaşma ve ulaşılan kiloyu korumanın zorluğundan bahsetmişlerdi.

Yani, omega6/omega3 oranı ne kadar düşürülürse, kalb-damar hastalıkları, romatizma gibi birçok kronik hastalığa yakalanma riski de o ölçüde azaltılabilmektedir. Bunun yolu da omega3 takviyesinden geçmektedir.



18 Haziran 2009 Perşembe

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunda Vectomega

Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunda(ADHD) omega3'ün faydası bilinmektedir. Fransız araştırmacılar,"fosfolipid yapıdaki omega3 ADHD olgularındaki impulsif (fevri, aklına geleni düşünmeden yapan) davranışların kontrolü üzerinde özellikle olumlu etkisi olacağı"nı düşünüyorlar.
Fransa ve Almanya'da hiperaktif çocuklarda Vectomega'nın etkisi üzerine çok merkezli bir çalışma başlatılması için hazırlıklar yapılmakta.
Bio-Medicine

10 Haziran 2009 Çarşamba

Sık sorulan bir konu :Fosfolipidler ve Vectomega

Fosfolipidler konusu blog okurlarımız tarafından sık sorulmuş bir konu olduğundan, biraz detaylandırdık.
Fosfolipidler tüm biyolojik zarların (membran) yapısında önemli yer tutan bir lipid grubudur (Dört bileşenden oluşurlar; bir veya iki yağ asit grubu, negatif yüklü bir fosfat grubu, bir alkol grubu ve de bunları birbirine baglayan bir omurga. Gliserol omurgalı fosfolipitlere gliserofosfolipit veya fosfogliserit denir. Sfingozin omurgalı tek bir fosfolipit vardır: sfingomiyelin. Hücre zarlarının ana bileşenleri fosfolipitler, kolesterol ve glikolipitlerdir). Hücre zarının seçici geçirgen olmasının sebebidir.Beyin ve sinir hücrelerinde de hayati rol oynarlar.

Günlük metabolizmamız çerçevesinde fosfolipidlerin yaklaşık %10’u yenilenir. Bu yenilenme sürecinde Vectomega önemli bir destek sağlayacak özelliklere sahiptir.

Şimdi bu fosfolipidlere, Vectomega’daki miktarı (%) ve işlevleri / etkileri açısından bir göz atacak olursak:

Fosfatidilkolin veya Marin lesitin (PC): Vectomega’daki miktarı % 68 - Büyüme ve hücresel farklılaşma
[1] veya yenilenmesinde rol oynar. DHA’nın kalp kasına girmesine yardımcı olur. Mitokondrileri[2] oksidatif hasardan koruyarak işitsel ve optik yaşlanmayı azaltır. Karaciğerin yağlanmasını azaltır.

Fosfatidiletanolamin (PE) : Vectomega’daki miktarı % 11 - Fosfatidilkolin ile birlikte sinir hücrelerinin (myelin) koruyucu kılıfının yapımı ile beyin ve omurilik yapısında yer alan, sinirsel iletide önemli rolü olan hücrelerin (Astrocyte) gelişmesine yardımcı olur.

Fosfatidilserin (PS) : Vectomega’daki miktarı % 9 - Tüm membranlarda en yaygın bulunan fosfolipid olup, beynin özellikle hipokampus bölgesini iskemik
[3] ataklardan veya Alzheimer hastalığından korur.

Fosfatidilinositol (PI) : Vectomega’daki miktarı % 5 - Hücresel kalsiyumun düzenlenmesinde rol oynar. Saplantılı – zorlanımlı bozukluk (Obsesif ve kompusif bozukluk), panik ataklar, depresyon, manik depresyon ve Alzheimer hastalığında etkisi olduğu gösterilmiştir.

Sfingomiyelin (SPH) : Vectomega’daki miktarı % 5 - En çok sinir hücrelerinin (myelin) koruyucu kılıfında bulunur. Hücrelerin programlanmış ölüm süreci üzerine etkisi (pro-apoptotik etki) dolayısıyla koroner kalp hastalığı ve kolon kanseri riskini azaltır.

[1] Hücrelerin olgunlaşması veya temel işlevlerini yerine getirebilmeleri için belirli yönde geçirdikleri bir dizi değişiklik.
[2] Hücrenin ihtiyacı olan enerjinin üretildiği yapı.
[3] Lokal kan dolaşımının kesilmesi ve oksijensiz kalmak.

NUTRI-THEMA 7